Waste & material traceability solution for sustainable facilities
Kentsel Katı Atıklar (KKA), kullanılmış veya atılmış gündelik materyallerden oluşur. Esas olarak evlerden, okullardan, hastanelerden ve halka açık yerlerden toplanırlar. Kategorize edildiğinde ise kentsel katı atıklar ev, ofis ve perakende atıkları olarak alt sınıflara ayrılır. Ekonomik büyüme ve nüfus, son on yılda kentsel katı atık miktarında da kayda değer bir artışa sebep oldu. Yaşanan bu artış, özellikle de yarattığı çevresel etkiler nedeniyle yerel yönetimler üzerinde akıllı kentsel katı atıklar ve geri dönüşüm yönetimi çözümlerinin kullanımı yönünde bir baskıya sebep oldu. Mevcut durumda yetersiz/özensiz kentsel katı atık yönetimi ile ilgili endişeler, sınırlı finansman ve ana paydaşların taleplerini de aynı çizgide toplayan sosyal kabul edilebilirlik ihtiyacı göz önüne alındığında, kentsel katı atık yönetimi sistemleri, sürdürülebilirliğe doğru yeni bir uğraş ve çabaya ön ayak olmuştur.
Kentsel katı atık yönetimi hizmetleri, geleneksel metotların kullanıldığı özel sektör uygulamalarında sadece kentsel atıkların toplanması ile sınırlı kalmış, bu durum bir çok yeni probleme ve şikayete sebep olmuştur. Faka diğer tarafta yine kentsel katı atıklar ve geri dönüşüm yönetimi sektörünün oldukça geniş ve kapsamlı bir sektör olması sebebiyle kentsel katı atık yönetimi çözümlerini sağlayan kamu & özel sektör ortaklıkları da oldukça faal bir şekilde çalışmakta. Kamu-özel sektör ortaklıkları, kamu ve özel sektör arasındaki uzun vadeli sözleşmelerdir. Özel sektör, her iki sektör de riskleri, maliyetleri ve faydaları paylaşırken, kamu sektörünün sağlaması gereken kamu hizmetlerinin sunumu için altyapının inşası ve işletilmesinin önemli yönlerinden sorumludur.
Katı atık yönetiminin kapsamlı teknolojik, finansal ve kapasite taleplerinin ihtiyaçlarına uygun kentsel katı atık yönetimi çözümleri bulunması bu alandaki zorlukların başında gelir. Bu tip sıkıntılar, çeşitli dış faktörlerin de etkisi ile daha da karmaşık hale gelir. Örneğin, ekonomik büyüme, atık üretimine ve artan tüketime yol açar. Ek olarak, ekonomik büyüme genellikle elektronik atık gibi geri dönüşümü zor olan yeni atık türlerinin artışına yol açar. Nüfus artışı da aynı şekilde atık miktarına yol açan en temel faktörlerden birisidir. Ayrıca, bu büyüme genellikle, atıklar ve geri dönüşüm toplama operasyonlarını zorlaştıran yoğun nüfuslu kasaba ve şehirler şeklinde de etkisini gösterebilir.
Kısıtlı bir bütçe, diğer tüm sektörlerde olduğu gibi kentsel atık yönetiminde de en önemli sorunlardan bir tanesi. Eksiklik, bakım, yakıt ve maaşlar gibi operasyonel harcamaları yerine getirmek veya yeni varlıklar almak sermayenin yetersiz olduğu durumlarda ciddi şekilde operasyon potansiyelini de kısıtlayabilir. Yedek parçaların ve diğer sermaye ekipmanının satın alınmasına ilişkin harcamaları onaylamak için izlenen idari prosedürler de kısıtlı sermayeye ek olarak sorunlar oluşturabilir.
Vatandaşların sokaklara, su yollarına ve açık alanlara bıraktığı veya boşalttığı plastik atık, metal atık, elektronik atık ve hatta zaman zaman tehlikeli atık gibi atıkların kontrolü ve denetimi zor olan temel problemlerden birini oluşturuyor. İyileştirilmiş uygulama ve bilinçlendirme faaliyetleri bu noktada çözüm bulunmasına katkı sağlayabilir ancak atıkların neden belirlenen yerlere uygun şekilde bertaraf edildiğine ve kirliliği nasıl tetiklediğine de önem vermekte fayda var.
Atık toplama araçlarını seçerken genellikle iki hata yapılır. Bunlardan biri, yerel koşullara uygun olmayan gelişmiş kompaktörlü kamyonları seçmektir. Özellikle bakım standartları, atık türü (plastik atık, metal atık, tehlikeli atık, elektronik atık vb.), operatörün mali kapasitesi ve erişim yolları gibi alanlardaki uyumsuzluklar bunlara örnek gösterilebilir. Diğer bir yaygın hata ise, katı atıklardan çok daha yüksek yoğunluğa sahip malzemeler için tasarlanmış araçların, yük taşıma kapasitesinin çok altında ve düşük verimlilikte kullanılmasıdır. Pek çok atık toplama aracında yaşanan bir diğer sorun ise atığın araca bindirilmesi için çok yükseğe kaldırılması gerektiği ve kaldırma işlemini yapacak uygun bir mekanizmanın sağlanmadığı için manuel olarak verimsiz ve hijyenik olmayan bir şekilde yapılmasıdır.
Farklı koşullar farklı yöntemler gerektirir. Sürdürülebilir bir şekilde yapılırsa geri dönüşüm çevresel ve ekonomik faydalar sağlayabilir. Tip ayırt etmeksizin karma halde bulunan atıkları daha zengin ülkelerde kullanılan yarı mekanize yöntemlerden çok daha etkili bir şekilde ayıran ve sınıflandıran çok sayıda geleneksel geri dönüşüm uygulaması nedeniyle sanayileşmiş ülkelerde kullanılan pahalı yöntemlere genellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde ihtiyaç duyulmaz. Geleneksel geri dönüşüm işletmelerinin yoğunlukta olduğu ülke ve bölgelerde geri dönüşümünün yerel yönetime hiçbir maliyeti yoktur. Geleneksel metotlar doğrudan ortadan kaldırılması yerine modern mekanize atık yönetimi çözümleri ile birlikte kullanılması her düzeyden ülkeye daha verimli bir kentsel katı atık yönetimi ve geri dönüşüm yönetimi fırsatı sunabilir.
Katı atık toplama, vatandaşların büyük bir bölümünün işbirliği ve katılımını gerektiren bir hizmettir. Sokak çöp bidonlarının kullanımı için uygun değilse, insanlar atıklarını bir konteynerin içine değil çevresine bırakabilirler. Bu atıkların özellikle tehlikeli atık, metal atık veya elektronik atık gibi türlerde olması halinde çevresel açıdan ciddi riskler oluşturabilirler. Bu, akıllı kutuların önleyebileceği sorunlardan yalnızca bir tanesi olarak gösterilebilir.
İster akıllı kent idaresi ister özel atık toplama şirketi olun, ekibinizin günlük süreçlerinin verimli ve sorunsuz çalışmasına yardımcı olan eksiksiz bir atık yönetim sistemine ihtiyaç duyabilirsiniz.